Bugünkü blok yazımızda; Türkiye’nin en kalabalık ve gelişmiş şehirlerinden biri olan, farklı tatları ve tarihi dokuyusla meşhur, Bursa şehrimizden bir kesiti ele alacağız. Bursa, Türkiye için; gerek doğal güzellikleri, gerek ise tarihi ve kültürel yapıları ile ayrı bir konumda değerlendirmekte fayda olduğunu bilerek, şimdilik sadece Şehrin Meşhur kültürel yapılarından biri Ulu camiyi ele alacağız.

Gelin birlikte, şehrin meşhur yapılarından biri olan Bursa Ulu camisini tanıyalım.

Şu anda kent merkezinde bulunmakta olan Bursa Ulu cami Osmanlı zamanında Yıldırım Bayezid tarafından yaptırılmıştır. Ulu Caminin yapımı ise 1400’lü yıllarda tamamlanmıştır. Hatta caminin yapımıyla ilgili bir efsane vardır.

Bursa Grand Mosque or Ulu Cami is the largest mosque in Bursa, Turkey.

Rivayete göre

Yıldırım Bayezid Niğbolu savaşından galip geldikten sonra 20 adet cami yaptırmaya karar verir. Bu konuyu damadı olan Emir Sultan’a söyler. Emir Sultan ise 20 adet cami yaptırmak yerine 20 tane kubbesi olan bir cami yaptırması fikrini söyler. Camilerin yeri Emir Sultana rüyasında görmüş ve sonraki gün orada çimen büyüdüğü görünmüştür. Karar padişaha bildir, padişah uygun görerek inşaatı başlatır. Cami, Niğbolu zaferinden kazanılan ganimetler ile yaptırılması ile de bilinir.

Başka bir efsane de şadırvanlar ile ilgilidir. Ulu Cami inşaatı esnasında şadırvanların yapılması planlanan yerde yaşlı bir kadının evi bulunmaktadır. Kadın evinin satmadığı için devlet büyükleri İslam hukuku gereğince zorla almadıkları söylenmektedir. Bu ev caminin dışında bırakılıp cami inşaat edilmiştir. Söylenene göre kadın vefat ettikten sonra ev yıkılıp şadırvan yapılmıştır.

Ulu Cami hutbesinin sağ tarafındaki örtü Kabe kapısının örtüsüdür. Bu örtüyü mısır seferinden sonra halife olan Yavuz Sultan Selim Mekke’yi onarmaya başlamıştır. İstanbul’dan gönderilen yeni örtü ile değiştirildikten sonra eski örtü ise Bursa’ya getirip Ulu camiye hediye etmiştir. Hatta kendi elleri ile astığı söylenir.

Ulu Caminin ilk imamı Süleyman Çelebi’dir. Bu camide yaşanan bir hadise Süleyman çelebiye Mevlid-i Şerif eserini yazmasına sebep olmuştur. Bu hadise 1409 yılında ramazan ayında ikindi namazının ardı sıra vaiz efendi kürsünün üstüne çıkmıştır. Konuşması sırasında “Rasuller arasında fark yoktur” (Bakara 285) ayetinin tefsirini yaparken cemaaten biri itiraz eder. Bu kişi ” Peygamberlik yönünde aynı olsalar da Hz. Muhammed (s.a.v.) fazilet açısında hepsinden üstündür” der. Bu mesele üzerine çıkan tartırşmayı dinleyen Süleyman Çelebi Mevlid-i Şerif adlı eserini yazar. Bu eser Türkçe yazılmış olup bin beyittir. konusu ise Hz. Peygamberin erdemlerini anlatır.

Daha anlatamadığımız birçok tarihi mekanı ile bir tarih şehri olan Bursa’ya daha sonra tekrar değineceğiz. Bursa’ya gitmenizi ve yerinde gezmenizi tavsiye etsem de gidemeyenler için sehrinmeshuru.com adresi üzerinden birçok şehrin meşhurunu sizlerle buluşturmak için çalışmaktayız.

Bu günkü blogdan bu kadar bir sonrakine görüşmek üzere esenlikle kalın….