Bir Tarih Köprüsü Diyarbakır

Geçmişten günümüze süregelmiş bu varoluş çizgisinde şimdi kavramından önce olan her şeye geçmiş dedik. Bu geçmiş kavramı kayıt edilme isteği ile de tarih kavramına evrildi. İşte bugün bu tarih kavramında iz bırakmış, Mezopotamya ile Anadolu arasında bir kapı görevi görmüş bir yer olan Diyarbakır’ın tarihi yerleri konusunu ele alacağız. Birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış Diyarbakır tarih konusundan Türkiye’nin saklı bir hazinesi demek garip olmaz. Bunların arasında: hanlar, camiler, kiliseler, köprüler, kaleler, sur ve medrese gibi çeşitli yapılar bulunmakta.

Bu yazımızda ise bunların arasında en çok ilgi ve dikkat çektiğini düşündüğüm Diyarbakır Surlarını ele almak isterim. Şehrin en önemli tarihi yapısı konumunda olan Diyarbakır Surları tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmese de 1208 yılında bittiği tahmin edilmektedir. Esasen kenti dış etkenlerden koruma amacıyla yapıldığı bilinmekte olan surlar Bizans, Selçuklu, Roma ve Osmanlı gibi birçok önemli uygarlığın izlerini de üzerinde taşır. E tabi bu izler de surlara da yansımış olması ile beraber yöresel bir maden olan bazalt taşı kullanılarak yapılmıştır. Bugün bile UNESCO tarafından dünya mirasları listesinde kendine yer edinen Diyarbakır Surları gezilmesini mutlaka tavsiye ettiğim bir mekandır.

Bir de Dicle Köprüsü vardır Diyarbakır’da. Yerel ağızla konuşmak gerekirse on gözlü köprü derler bu köprüye. Bunu demelerinin de bir sebebi vardır oralarda, ismini köprü üstündeki on adet kemerden alır. 1065 yılında inşaat edilmiş bu köprü güney cephesindeki çiçekli küfi işlemeleri ile 1064-65 yılları arasında kadı Ebü’l-Hasan Abdülvâhid tarafından Ubeyd adlı bir mimara yaptırıldığı bulunan kitabeden anlaşılmıştır. Tam olarak 172 metre uzunluğunda olan ve birçok döneme rağmen günümüze gelen bu köprü de bazalt maddesini yapıtaşı olarak kullanmaktadır.

Genel olarak birçok tarihi içinde barındıran, günümüze kadar sağlam bir şekilde gelmesine öncülük eden ve daha birçok nesle bu eserleri iletecek olan bir şehrin ufak bir kısmını sizlere tanıtmış bulunmaktayız.
Bugünkü blogtaki şehrimiz Diyarbakır’dı bir sonraki şehrimize kadar esenlikle kalın….